Sıkıntım Var Ağbeycüm :(

mexis

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Ocak 2014
Mesajlar
3.090
Tepkime puanı
0
Puan
0
Konum
Са&#1082
Beyler biz boşuna geriliyoruz yt ile adsensti pp dı partnerdi yok kanal kapandıydı falan, baksana dilenci emicelere, harbiden tebrik ediyorum.

Ben karar verdim çıkıyorum beyler sokağa :D Sıkıntım var ağbeycüm diye birini görürseniz çaktırmayın :D

İşin şakası vermeyin arkadaşlar, şimdi vermeyin diyorum da, ben de vermicem diyorum nasıl oluyosa gidiyorum bozuklukları atıyorum. Nasıl etkliyiorlar insanları arkadaş şaştım


Sıkıntım var ağbeycüm ağlama numarası en ilginci bu

https://www.youtube.com/watch?v=a_AbJ7eyzlk

İki saatte 120 lira topladı aboooooo

https://www.youtube.com/watch?v=wOzTzm9PDKs

Şalvarbank paralara bak vay arkadaş,

https://www.youtube.com/watch?v=bNN4Tr9qkmY
 
Son düzenleme:
eee KARAKTER Meselesi

hayatta vermem yanımda veren olursada uyarırım
 
İlk videodaki amcayı taksimde geçen sene hep görüyordum.Öyle hiç durmadan ağlıyor, 3-4 saat sonra yine yanından geçiyorum bakıyorum hala ağlıyor.Bu yeteneğini tiyatroya verse keşke.
 
İlk videodaki amcayı taksimde geçen sene hep görüyordum.Öyle hiç durmadan ağlıyor, 3-4 saat sonra yine yanından geçiyorum bakıyorum hala ağlıyor.Bu yeteneğini tiyatroya verse keşke.

Öbür emice hiç bişe yapmadan sadece el uzatarak 2 saatte 120 lira kazandıysa ağlayan dilenciyi hesap et, birde günde 8 saat çalıştığını düşün 500 kağıt temiz ayda 15.000, hadi 10.000 temiz kalır.
 
Bu ne acizliktir ya hiçmi yüzleri yok anlamıyorum kadın erkek farketmiyor genç kadınlar çocukları yanında dileniyor insanların duygularını sömürüyorlar iki elin iki bacağın var git çalış birde o çocuğa bakamıcaksan ne diye yapıyorsun şaşırtıcı doğrusu
 
Beyler eve polis geldi ödüm b.. karıştı :D Meğersem arabanın kapısını açık bırakıp eve çıkmışım :D Lan olum helal olsun adamlar kapıya kadar geldi vay arkadaş akşam akşam :D
 
Kimseye vermem kolay kolay. Bide şu istanbul otogarında her otobüse girip herkese kağıt dağıtıp sonrada en arkaya gecip konuşan veletler yokmu ayar oluyom onlara nasıl inanıyolar ya bn kendimi bildim bileli onlar orda
 
Ya bende diyorum vermicem bunlara para ama her seferinde görünce acıyorum veriyorum. İnsanların acıma duygularıyla resmen dalga geçiyorlar. Adam yaşlı görüyosun ayakta zor duruyor (numara tabi) acıyosun veriyosun. Yada ufak bir çocuk arabanın camına geliyor abi ne olursun karnım aç okula gidicem harçlığım yok kitap alamıyorum diyor veriyosun. Birde Cami kenarlarında ki Suriyeliler çıktı başımıza. Elinde yazı Suriye'den geldim falan filan. Vermeyincede içim cız ediyor. Keşke 3-5 verseydim de en azından içim rahat etseydi diye.

Aslında bizlerin niyeti belli. Onların niyeti kötü olsada bizim niyetimiz belli. Yani hata yapıyoruz ama kandırıldığımız için.. Acımamak lazım ama acıyoruz işte. Başka ülkelerde hayatta böyle şeylerle karşılaşamazsın. Çünkü Türk insanı merhametli acıyor. Diğer ülkelerde acıma diye bir şey yok.
 
Bizim ilde böyle şeyler yok dilenen insan zor görürsün oda gerçekten ihtiyacı varsa dilenir ... aaa harbi benmi dilensem acaba :D Sinopluyum bu arada
 
konyada gızlı gorev ıcın dılencı olan polıs gorev bıtınce ıstıfa edıp dilencilik yapmış düşünün artık :)
 
Genelde sadaka kutularına atarım ben. Bir de bizim burada bir amca var. Herkes için bir şey dersin de, ona diyemezsin resmen.

Ben dilenciyi selpak testiyle anlarım. Eğer para verdiğin, selpak vermeye yeltenmiyorsa, bir daha vermem. Bazıları var ki, alma diye bağırıyor. Ama o amca, ben yürüsem durdurup veriyor. Allah düşürmesin diyelim.
 
Öbür emice hiç bişe yapmadan sadece el uzatarak 2 saatte 120 lira kazandıysa ağlayan dilenciyi hesap et, birde günde 8 saat çalıştığını düşün 500 kağıt temiz ayda 15.000, hadi 10.000 temiz kalır.

toprak 5 bin masrafa mı çıkıyon :D
 
Kamerayı görüp şov amaçlı parayı veren insanlarımız olduğu sürece dilenciler daha çok ekmek yer bu işten.
 
Uzun bir süre önce okuduğum gerçekliği konusunda hiç bir fikrim olmayan bir yazı alıntılıyorum.

Sahi siz hiç dilencilerin kucağında ağlayan ya da gözleri açık bir bebek gördünüz mi? Ne yalan söyleyim ben hiç görmedim... Oldum olası dilencilere para vermezdim. Bunları okuyup kafamda sorular oluştuktan sonra vermediğime de pişman değilim. Nerde bir dilenci görsem kucağındaki bebeğe dikkatle bakarım artık..

Buyrun bu da yazı..





Metro istasyonu yakınında yaşı tam olarak belli olmayan bir kadın oturuyor. Kadının saçı karışık ve kirli, başını kederli bir şekilde öne eğmiş. Yanında bir çanta duruyor. İnsanlar çantaya para atıyor. Kadının kucağında uyuyan iki yaşında bir bebek var. Bebek, kirli bir şapka ve kirli giysiler içinde habersizce uyuyor.
Yoldan geçen sayısız insan ona para veriyor. Kötü bir niyeti olduğunu düşünmeden, her zaman cebindeki son kuruşu ve üzerindeki son kıyafeti hayırlı bir iş yaptığını düşünerek vermeye hazır olan insanlar.
Bir ay boyunca bir dilencinin yanından geçtim. Bunun çete kontrolünde bir aldatmaca olduğunu bildiğim için dilenciye para vermedim. Bir ay sonra dilencinin önünden geçerken aniden bir şey fark ettim…
Her zamanki gibi pis bir eşofman giydirilmiş bebeğe baktım. Sabahtan akşama kadar kirli bir metro istasyonunda bir çocuğun bu kadar sakin durmasını garipsedim. Bebek uyuyordu. Ağlamıyordu, hıçkırmıyordu veya bağırmıyordu, sadece başını annesinin dizlerine gömmüş uyuyordu.
Sevgili okuyucular, aranızda çocukları olan var mı? 1-2-3 yaşlarındaki bebeklerin ne sıklıkta uyuduğunu hatırlarsınız. İki veya en fazla üç saatlik( ardışık olmayan) öğleden sonra şekerlemesi yaparlar ve bu aralıklarla tekrar eder. Fakat ben bir ay boyunca dilencinin kucağındaki bebeği bir kere bile uyanık görmedim! Dilencinin dizlerine gömülü olan bebeğin yüzüne baktım ve içimde beliren kuşku daha da arttı. Gözlerimi bebeğe dikerek dilenciye sordum: “Neden sürekli uyuyor?”
Dilenci beni duymamış gibi yaptı. Gözlerini indirdi ve yüzünü perperişan ceketinin yakasına sakladı. Soruyu tekrarladım. Kadın tekrar yukarı baktı. Ardından arkamdaki bir yere iğrenmiş bir şekilde baktığını fark ettim. Bas git, diye mırıldandı. Ben adeta çığlık atar gibi “neden sürekli uyuyor?” diye sordum bir daha.
Arkamdaki kişi omzuma elini koydu. Arkamı döndüm. Yaşlıca bir adam, tasvip etmeyen bir tavırla bana bakıyordu:
“Ondan ne istiyorsun? Ne kadar zor bir hayat yaşadığını görmüyor musun?”
Eh… Cebinden biraz para aldı ve dilencinin çantasına attı.
Dilenci tevazu ve büyük bir keder ifadesi belirmiş yüz ifadesi takınarak istavroz çıkardı. Adam omzumdan elini çekti ve metro istasyonundan dışarı çıktı. Bu yaşlıca adamın eve gittiğinde, ev halkına metro istasyonunda gördüğü ruhsuz bir adama karşı fakir, perişan bir kadını nasıl savunduğunu anlatacağından eminim.
Ertesi gün bir arkadaşımı aradım. Bu arkadaşım zeytin gibi gözleri ile Romen uyruklu komik bir adamdı. Eğitiminin sadece üç buçuk yılını tamamlamayı başarmıştı. Eğitimini tamamlayamaması, onun pahalı ve yabancı arabalarla şehrin sokaklarında gezinmesini engellemiyordu. Arkadaşımdan bu işin bariz bir şekilde organize edilmiş olduğunu öğrenmeyi başardım. Kullanılan çocukların alkolik ailelerden “kira”landığını veya en basit deyişiyle kaçırıldığını öğrendim.
Bebeğin bütün gün uyuması için bu kişiler tarafından ona votka ya da uyuşturucu verildiğini de şaşkınlıkla dinledim. Tabii ki, çocukların vücutlarının böyle bir şok ile baş etmesi mümkün değildir, bu yüzden çocuklar genellikle ölür. En korkunç şey ise – bazen bu çocuklar “iş günü” içerisinde ölür. Ve sözde annenin akşama kadar kucağında ölü bir çocuğu tutması gerekir. Bu bir kuraldır. Yoldan geçenler torbaya biraz para atar ve bunun ahlaki ve doğru bir şey olduğuna inanır, bunun “yalnız” bir anneye yardım etmek olduğunu düşünür. Ama değildir.
Ertesi gün aynı metro istasyonunda yürürken gazeteci kimliğimle konuşmaya hazırdım. Kadın aynı yerde oturuyordu ve kucağında dünkünden farklı bir bebek tutuyordu. Ona bu çocuğun belgelerini ve dünkü çocuğun nerede olduğunu sordum. Cevap vermedi. Fakat yanımdan geçen insanlar neden çocuklu ve yoksul bir dilenciye bağırdığımı sorup aklımı kaçırdığım imasında bulundular. Bunun üzerine metro istasyonundan bir koruma eşliğinde zorla çıkarıldım. Yapmam gereken tek şeyin polisi aramam gerektiğini biliyordum ve aradım. Fakat polis geldiğinde ortada ne dilenci ne de bebek vardı.
Eğer siz de sokaklarda çocuklarıyla dilenen kadınlar görüyorsanız, para vermeden önce bir kez daha düşünün. Para vermediğiniz takdirde sektörleşmiş bu tür kötü niyetli işler bir süre sonra bitecektir. Böylece çocukların votka ve herhangi bir ilaç verilerek kullanılmasına ve sömürülmesine de engel olacaksınız.
Dilencilerin kucağında uyuyan bebeğe sakın şefkat ile bakmayın. Bu korkunç gerçeği görün!
İşte artık bu yazıyı okuduğunuz için dilencilerin kucağındaki çocukların neden sürekli uyuduğunu biliyorsunuz.
 
Ben herzaman veririm kimseyide tınlamam gerçekten ihtiyacı olmayan ve kullanılmayan biri kolay kolay dilenmez dilensede 10 yalancı bir tane gerçekten ihtiyac sahibine yardım yapmanızı engeller.veren verir vermeyen vermez beni baglamaz ama veren allah için verecek zaten..
 
https://www.youtube.com/watch?v=wOzTzm9PDKs

şu videodaki 1:38 nci saniyede gelen adama tekme atan polise hayran kaldım :D tekrar tekrar izliyorum :D

neyine hayran kaldın hocam ? o adam ne olduğunu anlamak için geliyor.Orda polisiz uzaklaş diyebilirdi.Sende kalkmış hayran kaldım diyorsun.Kusura bakma ama hayran kaldığın şiddettir,kendini bilmezliktir.Neyse sözler neyi değiştiriyor ki bu ülkede ...
 
Siz eger verirseniz niyetinize göre size yine sevap yazılır inşaAllah.
O adamın yalan söyleyip söylememesi amelinize engel olmaz.
Ama sizde sahtekar oldugunu bildiginiz kisiyede verin demiyorum.
Ameller niyetlere göredir.
 
Kişiselleştirme

Tema editörü

Ayarlar Renkler

  • Mobil kullanıcılar bu fonksiyonları kullanamaz.

    Alternatif header

    Farklı bir görünüm için alternatif header yapısını kolayca seçebilirsiniz.

    Görünüm Modu Seçimi

    Tam ekran ve dar ekran modları arasında geçiş yapın.

    Izgara Görünümü

    Izgara modu ile içerikleri kolayca inceleyin ve düzenli bir görünüm elde edin.

    Resimli Izgara Modu

    Arka plan görselleriyle içeriğinizi düzenli ve görsel olarak zengin bir şekilde görüntüleyin.

    Yan Paneli Kapat

    Yan paneli gizleyerek daha geniş bir çalışma alanı oluşturun.

    Sabit Yan Panel

    Yan paneli sabitleyerek sürekli erişim sağlayın ve içeriğinizi kolayca yönetin.

    Box görünüm

    Temanızın yanlarına box tarzı bir çerçeve ekleyebilir veya mevcut çerçeveyi kaldırabilirsiniz. 1300px üstü çözünürler için geçerlidir.

    Köşe Yuvarlama Kontrolü

    Köşe yuvarlama efektini açıp kapatarak görünümü dilediğiniz gibi özelleştirin.

  • Renginizi seçin

    Tarzınızı yansıtan rengi belirleyin ve estetik uyumu sağlayın.

Geri