Dua, Kader ve Özgürlük Hakkında Felsefi Bir Söyleşi

ilyas' Alıntı:

müslümanlar da kader inancı olduğu sanılır ama atayist inancına daha uygundur. ayetler bir yönden allah'ın her şeyi bildiğini söylerken diğer taraftan özgür olduğumuzu söyleyerek kaderi kabul etmez. o zaman şöyle bir soru ortaya çıkar allah'ın bildiği bir ortam da ne kadar özgürüz. bu sorunun cevabı yok. bu nedenle özgür olduğumuzu kabul etmesem de etmek durumunda kalıyorum imanım nedeniyle.






---------- Spam Engelliyici 20:40 ---------- Önceki Mesaj 20:38 ----------

düzeltme için teşekkür ederim. atayist olsaydım kesinlikle kaderci olurdum. kainatın koyduğu yasalar dışına çıkamıyorsun, zamansal ve mekansal bir nedensellik içinde yaşıyorsun.

Genişletmek için tıkla ...

mixnewss' Alıntı:

Arkadaşım öncelikle belirtmek isterim ki Müslümanlar diye başlayan bir cümlenizde ateist inancına uygun oldugunu sölemişsin bu nedenle yazıyorum polemik tartısma yaratmak için değil.
1-Kader inancı diye bir şey yoktur kadere inanmak vardır buda imanın temellerindendir.
2-Kaderini kendin yazarsın diye bişey yoktur evet Allah Gaybı önceden bilir çünkü onun izni ve iradesi olmadan dünyada hiçbir şey olmaz yemin ederemki sana tek bir yaprak bile kıpırdamaz zaten bu bilgelik bu yaratıcılık onun en büyük mucizelerindendir tek olması yegane olmasının sebebidir.
3-Hiç bir ayet yok sizin dediğiniz gibi bizi ikileme düşürücek varsa buyrun çıkartın üstü kapalı yerine şu ayet şu sure diyin bizde ögrenelim kader değişkendir kader kendi elinizdedir kaderinize yön verebilirsiniz ama kaderinizi değiştiremez kaderinizin sonucuna etkide bulunamazsınız
Peki kader nedir?
Kader Allahın ilmine ve kesinliğine inanılan ezeli olarak değişmeyen demektir.
Sizin özgürlük dediğiniz Kader değil fiildir örnekle açıklıcak olursak
Bir insanın alacagı nefes sayılıdır öleceği an ve zaman bellidir.
Siz trafik kazasında ölmek istemiyorsanız araba kullanmaz toplu taşıta binmez her yere yürüyerek gider hatta evdeki koltugunuzdan hiç kalkmazsınız bu sizin özgürlüğünüz fiilinizdir yani değiştirilebilir olanınızdır ama Kader sizin zamanı gelince canınızı vereceğinizdir o koltugunuzda otururken Azrail emri yerine getirip canınızı alır sizde Kaderinize müdahele etmiş olmaz fiilinize müdale edebilmiş olursunuz çünkü Kader trafik kazasında ölmek değil sadece ölmektir.

Genişletmek için tıkla ...

ilyas' Alıntı:

"Şüphesiz Allah katında canlıların en kötüsü, düşünmeyen sağırlar ve dilsizlerdir." (Enfal 22)

sen düşünmek yerine içmeye devam et.

Genişletmek için tıkla ...

kehanet55' Alıntı:

eğer dindarsan Tanrı yerine Allah de.
eğer değilsen benim içkime günahıma laf yapma.
Eğer günahlara karşıysan içindeki bu kibiri v.s at.
eğer senin için farketmiyorsa yapılanlar bırak benim sevabımı günahımı.
eğer kafanı kullanacaksan git adam gibi şeylere kullan.
Eğer kafanı boşa kullanmak istiyorsan gidip dinle değil başka şeylerle oyalan.
Eğer anladıysan söylediklerimi zaten yorum yapmazsın.
Eğer anlamadıysan Anlayana sivrisinek saz anlamayana saz bile az...

Genişletmek için tıkla ...

ilyas' Alıntı:

din yaşamın içinde değil de soran olup sözde dindarım demek içinse işte böyle içki içersin. herkesin günahı kendine. içki içtiğini ben değil sen söyledin. bari günahını saklayacak kadar dinle alakan olsaydı.

Genişletmek için tıkla ...

ilyas' Alıntı:

ayetlerin sorgulayın emrini tatbik ederek tanrı adına olan her şeyi sorgulamışımdır hala da sorguluyorum. yıllardır dua ve kader konusuna geldiğim de kafam da bin türlü çıkmaz sokak oluşuyordu. ALLAH’ın dünyada olup biten her şeyi önceden en ince ayrıntılarına kadar planlamışsa dua ALLAH'ın planladığı kadere müdahele etmek değilmiydi.
işte bu çıkmaz sorunun cevabını geçtiğimiz günler de buldum.

burada bazı arkadaşlarım şahit oldu eski sözlümle bazı sıkıntılar yaşadım uzun hikaye çok büyük bir batağın içine batmıştı. anasına haber vermeliydim ama istanbulda ki yeni ev adreslerini bilmiyordum. Allah'ım buldur şunun anasını diye dua ettim. bir ay uğraştım ulaşamıyordum sonra aklıma bir şey geldi. 2014 yazında bir paket göndermiştim kendisine kargo şirketlerini dolaştım buldum adresini.

bu olayın mantıksal sonucu şu; dua kaderden bağımsız bir şey değil. çünkü o kızla yaşayacağımı ve bu konuda fiili dua edeceğimi bilen tanrı, yazın kargoya paket vermemi sağlıyor ve o geçmişin peşinden giderek anasına ulaşıyorum. yani duamın kabulü aslında geçmişimde gizliydi. aslında kader konusu felsefi düzeyde düşündüğünüz de tamamen interstaller filmi tadında bir şey olduğunu keşfedersiniz. ALLAH'ın geçmiş ve gelecek olasılıklar arasın da bağlantıları kurguladığını her şeyi kontrol ettiğini milyonlarca konfigirasyonunu hesapladığını seçimlerimizin ne olduğunu daha önce bildiğini ne kadar dua etsek bile o duanın da deterministlik içinde paradokslar olmadan önceden hesaplandığını tamamen görmüş bulunmaktayım. ben şahsen özgür olduğumuza inanmıyorum ama kuranın bir başka ayetine göre özgür olduğumuza inanmak durumunda kalıyorum. atayist olsaydım kesinlikle özgür olmadığımıza inanır, kaderci olurdum. ister tanrıya inanın ister tanrıya inanmayın yaşamınıza bir bakın geçmişinizin gelecekte, geleceğinizin geçmiş de olduğunu üstelik bu bağlantının zamansal bir paradoks yaratmadığını görürsünüz.

Genişletmek için tıkla ...